30 Ocak 2016 Cumartesi

ideal devlet

                Söylediği her şey doğru ve gerçek olarak görülecek, hükmettiği herkes ona koşulsuz itaat edecek, her tavrı topluluğun çıkarı anlamına gelecek, o en iyisini bilecek ve takipçileri de buna yürekten inanacak, o toplumun kendisi, toplum da o olacak, topluluk bizzat onun bedeninde canlanmış olacak, o halk demek olacak, millet demek, toplum demek olacak, tanrısal olacak, velinimet, şef, lider, hükümdar, yol gösteren, karanlıkta yolu aydınlatan fener, nefer, önder, herkesi bir arada tutan çoban, maya ve harç, tanrısal, kaynak olacak o, o artık o olmayacak, tek tek her birey olacak o, her bireyde o olacak, dağılacak ve çoğalacak…
                Hangi müdürün gönlünde yatmaz bu? Ama müdür olacak, pırpırı ne kadar çoğalırsa çoğalsın omuzlarında, süslü sıfatlar ne kadar yapıştırılırsa yapıştırılsın adının önüne, lakapları artsa da her cengaverliğinde, müdür kalacak!
                Devletli toplumlarda arada sapmalar olur, istisna perdesinin ardına gizlenmiş kaçınılmaz çıkıverir ortaya. İktidarın olduğu her yerde sabırla bekler o. Adını ne koyarsanız koyun rejiminizin, faşizmin kuluçkasıdır o. Önünde sonuna çıkar ortaya, hakkı olanı alır, devletin ve iktidarın hakkını verir.

                Kaç bin yıldır afili toplum sözleşmecileri süslü fikirler üretti durdu. Buldukları en ideal devlet zincire vurulanı, kısırlaştırılmış olanıydı. Sakatlatılmış bir halini ideal olan diye yutturmaya kalktı retorikçi şarlatanlar. İkinci bir örnek versin biri ideal hali güçten düşürülmüş olana. Faşizmin dizginlenmeye çalışılmasıdır tüm devlet kuramları. Dizginleyemediler, onu da gördük. Devlet ideal haline doğru ilerler, fıtratı budur. Faşizm devletin ideal halidir. Alın devletinizin turşusunu kurun.

Hiç yorum yok: